Web site vaka kare.png

Tuğçe Çotuk

Youthall Pazarlama Yöneticisi

1) Öğrencilerle kurumlar arasında köprü görevi gören bir platform olan Youthall olarak çalışma hayatının nasıl değiştiğini gözlemliyorsunuz? Kovid-19 pandemisinin bu değişim üzerindeki pozitif ve negatif etkileri nelerdir?

Kovid-19 her insanı ve hayatını nasıl etkilediyse, çalışma hayatını da hem pozitif hem de negatif olarak etkiledi diyebiliriz. Her şeyden önce çalışanların önceliklerinin değiştiği, şirketlerin de bu öncelikleri görmezden gelemeyeceği bir dönem başladı. Özellikle uzaktan çalışma pandemiden önce çalışanlara jest olarak sunulurken, şimdi çalışanların değişen önceliklerine cevaben zorunlu hale geldi ve buna mesafeli yaklaşan şirketler de kayıplar yaşadı. Pandeminin çalışma hayatına getirdiği en büyük pozitif etki de yapılan işin mekansızlaşması diyebiliriz. Mekansızlaşan iş genel verimi arttırdı.

2) İşverenler ve iş hayatının başında olan öğrenciler açısından işin geleceği konusunda dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?

Empati ve esneklik diyebiliriz. Özellikle pandeminin hepimizi hızlı bir dönüşüm rüzgarına sokması "vazgeçemeyiz" diyeceğimiz birçok şeyden vazgeçebileceğimizi bize gösterdi. İş hayatında esneklik ve değişime adaptasyon bugün olduğu gibi gelecekte de oldukça önemli olacak. Dikkat etmemiz gereken en önemli nokta bence gelenekselleştirdiğimiz çoğu şeyin günün birinde geçersiz kalabileceği ihtimaline inanmak. Öte yandan işverenlerin empati kaslarını geliştirmesi, özellikle şirketlerin çalışan bağlılığında kilit rol oynayacak. Şu an uzaktan çalışmayı hayata geçirmek değil, uzaktan çalışırken de çalışanlarının imkanlarını düşünmek şirketlerin hanelerine artı puan olarak yazılıyor.

3) Kovid-19 pandemisinin, şirketler tarafından yürütülmekte olan yetenek programları açısından nasıl bir etkisi oldu ve yürütülmekte olan bu yetenek programları kapsamında inovasyonun önemi nedir?

İnsan yetiştirmek sekteye uğramaması gereken bir eylemdir. Bu aynı anneler için olduğu gibi şirketler için de geçerli bir durum diyebiliriz. Şirketler de bunun farkında olarak pandemiye göre yeniden pozisyonlandılar ve yetenek programlarını online hale getirdiler. Online hale gelen yetenek programları ise daha fazla şehre ve genç kitleye ulaştı. Yetenek programlarına katılan tüm öğrenciler program sırasında şirketler özelinde pek çok yeni projeye imza atıyorlar. Bu da aslında hem öğrencilerin hem de şirketlerin bu yetenek programları sayesinde gelişimine yol açıyor. Buradaki gelişim ise hem şirketler için hem de öğrenciler için inovasyon demek oluyor. Yetenek programlarındaki inovasyon, yetenek programlarının kendisi diyebiliriz.

4) Şirketlerin iş hayatının başında olan öğrencilerden, iş hayatının başında olan öğrencilerin ise şirketlerden beklentileri nelerdir?

Şirketler öğrencilerden meraklarını ve yorulmamış zihinleriyle üretmelerini bekliyor. Özellikle yeni jenerasyonun dert ettiği çoğu konu şirketlerin birer birer yeni sosyal sorumluluk projelerine dönüşmüş durumda. Bu dönüşüm gençlerin kendilerini ifade etmeleri olmadan imkansız hale gelirdi. Öğrencilerin bekledikleri de daha fazla anlam bulabilecekleri işlerde çalışmak. Bu da aslında yine onların şirketlere katkılarıyla gerçekleşecek bir durum. İki tarafın beklentileri yeni sonuçları doğuruyor.

5) Şirketler yaşadıkları ya da ilerleyen yıllarda yaşamalarının olası olduğu yetenek açığı konusunda nasıl önlemler almaktalar?

Şirketler artık yeteneği ararken, elindeki yetenekleri de geliştirmeye odaklanıyor. Bugün çoğu insan kaynakları departmanının ajandasında olan eğitim takvimi tam da bu önlem için oluşturuluyor. Öte yandan çalışan bağlılığı için de çalışanın kendini geliştireceği bir işte çalışıyor olması temel haklarla yarışır hale geldi. Bu yeteneği geliştirmek sadece şirketin faydasına gibi gözükse de çalışan için bir motivasyon aracı olarak düşünülebilir.

6) Bireyler tarafında özellikle pandemiyle beraber ivmesi daha da artan “kendi kendine öğrenme” konseptinin şirketlerdeki işe alım süreçlerinde ya da çalışanların departman/iş değişimi gibi konuları üzerinde nasıl bir etkisi oldu?

Kendini geliştiren insan her zaman öne çıkar. Şirketler aday CV’lerini incelerken özellikle üniversite öğrencilerinde okudukları okulların dışında akademik hayatlarında hangi etkinliklere katıldıklarına, hangi sertifikalara sahip olduklarına çok odaklanıyorlar. Eğitimin formu da artık fizikselden online’a geçiş sağladığına göre iş dünyasında kendi kendine öğrenmenin etkilerinin çok daha önem kazanacaktır.

Bu içerik ilgini çekti mi?

GOOINN Quo Vadis Bülteni inovasyon, girişimcilik,
teknoloji gibi konularda makaleler, içgörüler, raporlar,
podcastler ve trendlerden oluşan bir koleksiyon.